Bu eğitim sistemiyle toplumsal barış imkânsız
14.11.2015 Cumartesi
BİR önceki yazımda eğitimde yapılan yanlışları özel okullar üzerinden eleştirmiştim.
Pek çok Türkiye gerçeğinin bu okulların ‘korunaklı’ duvarlarının dışında bırakıldığından, dolayısıyla farklı olana karşı önyargılı, aktif yurttaşlık konusunda ise noksan bireyler yetiştiğinden söz etmiştim.
Elbette sorun sadece özel okullarda değil. Sorunun daha büyüğü devlet okullarında. Ayrımcılık Türkiye’nin dört bir yanında hemen herkesin damarlarına işlemiş, bizzat eğitim sistemiyle zerk edilmiş durumda. Özel okullarda kimi veliler çocuklarının sınıfında engelli çocukların olmasını istemezken bir devlet okulundaki veli de “Çocuğumun sınıfında Romanlar olmasın” diyebiliyor.
Yoksulluk, etnik kimlik, kültür, dini kimlik gibi pek çok nedenden ötürü çocuklar okullarda ayrımcılığa uğruyor. Öyle bir eğitim sistemimiz var ki, derste ‘Ermeniler düşman’ diye öğretiliyor; sınıfta Ermeni çocuk oturuyor. Ondan sonra bekliyoruz ki bu toplum beraber yaşasın!
Öncelikli meselemiz toplumsal barış. Bunu sağlamak için insan hakları temelinde bir bilinç yaratmak gerekiyor. Çocuklar daha küçük yaşlarda hakkını savunabilmeyi, aynı zamanda hiç tanımadığı birinin hakkı ihlal edildiğinde onun için de ses çıkarabilmeyi öğrenmeli.
*