TUNCELİ Emek gazetesi Türkiye'de hiçbir gazetede olmayan bir özelliğe sahip. Sahibinden muhabirine, editöründen sayfa sekreterine tüm çalışanları kadın.
Kurucusu Hüsniye Karakoyun Erzurum'a üniversiteye giderken,
çatışmalı süreçte dağ ve devlet arasında heba olmasınlar diye
kardeşlerini de yanında götürüyor. Bir yandan okuyor, bir yandan
çalışıp onlara bakıyor. Öğretmen olunca Güneydoğu'da bir ile
atanıyor.
Faili meçhul cinayetlerin sıkça yaşandığı bu ilde kadının yaşamı
kuşatılmışken, bir yerel gazetede köşe yazıları yazmaya başlıyor. 3
yıllık yazma serüveninin ardından 2004'te Tunceli'ye döndüğünde iki
kız kardeşi ve yeğeniyle birlikte haftalık bir yerel gazete
çıkarıyor. Kimse işi kotaracaklarını düşünmüyor; "3-5 sayı çıkıp
kapanacak" diye bahse girenler oluyor.
Buradaki iki gazete onları rakip gördüğünden gazeteyi matbaalarında
basmak istemiyorlar. İlk 5 ay baskıyı Elazığ'da yapmak zorunda
kalıyorlar. Karakoyun, Global Fund For Women'ın kadın projelerine
hibe verdiğini okuyor bir yerde. Proje sunuyor. Kabul ediliyor.
Ardından KOSGEB'e proje sunuyor.
Bankadan maaşı karşılığında kredi çekiyor, matbaa açıyor ve
gazeteyi günlüğe çeviriyorlar.
Gazeteyi kız kardeşi Dilek Karakoyun adına kuruyorlar.
Hüsniye Karakoyun öğretmenliğe devam ediyor. 2011'de gazete,
dönemin Tunceli Valisi'nin usulsüzlüklerini habere konu ettiği için
Kütahya'nın Simav ilçesinin Dağardı köyüne sürülüyor. Sonra mahkeme
kararıyla eski görevine iade ediliyor.
Tunceli'ye döndükten sonra 16 yıllık öğretmenlik mesleğinden istifa
ediyor, gazetenin başına geçiyor.