GÜVENLİK birimlerine gelen çocuk sayısı durmadan artıyor. 2012’te 245 bin iken, 2016’da bu sayı 333 bine ulaştı. (TÜİK)
Bunların neredeyse yarısı mağdur. 100 binden fazla çocuk ise suça sürüklenmiş. 65 bini güvenlik birimlerince adli birimlere sevk edilmiş. Suçları genelde, yaralama, hırsızlık, uyuşturucu kullanmak, satmak, satın almak vb... Bu çocukların en az 10 bini madde bağımlısı.
Peki biz bu çocukları suçtan uzaklaştırmaya mı çalışıyoruz, yoksa durmadan hapse atmakla mı yetiniyoruz?
Örneğin, önümde iki çocuğun dosyaları var.
16 yaşındaki P.G. yağma, 15 yaşındaki S.Ç. ise hırsızlık suçuna karışmış.
S.Ç. son 5 yıl içinde 100 kez hırsızlık olayına karışmış ve hakkında işlem yapılmış. İkisi de cezaevinde. Hapiste olmalarına rağmen geçtiğimiz aylarda başka suçlardan ötürü sulh ceza hâkimliği haklarında tutuklama kararı verdi.
Türkiye’de adalet sistemine bir kere giren çocuk çıkamıyor. Pek çok çocuk hakkında yüzlerce dosya ve bu dosyalardan ayrı ayrı verilmiş cezalar var. Bunlar birleşiyor, dağ oluyor ve çocukların onlarca yıl hapis yatması bekleniyor.