OHAL üniversiteleri de vurdu ve KHK ile 93 üniversiteden 2 bin 346 akademisyen atıldı.
FETÖ’cüsünü bilemem ama bana tanıdık isimlerin hepsi değerli
hocalar.
*
25 yaşındaki Diyar Yılmaz ihraç edilen akademisyenlerin en
gençlerinden.
1991 Diyarbakır Çermik doğumlu. Annesi Afyonlu, babası Çanakkaleli.
İkisi de eğitimci.
Diyar, 16 Şubat’ta Niğde Üniversitesi’ne araştırma görevlisi olarak
atandı. Atandığının 3’üncü günü, kamu görevine başlamadan önce
sosyal medyada paylaştığı bir Tahir Elçi karikatürü ve komik birkaç
caps yüzünden hakkında disiplin soruşturması açıldı.
Ertesi gün, hakkında ikinci disiplin soruşturması açıldığının
haberi geldi. Sebep, siyasi parti destekçiliği idi. Yine, kamu
görevine başlamadan bir yıl önce, henüz öğrenciyken Facebook’ta
paylaştığı bir fotoğraf delil olarak gösterildi. “Öylesine bir
fotoğraftı” diyor Yılmaz, “Ben parti destekçisi falan değilim.
Kaldı ki araştırma görevlileri parti üyesi bile olabiliyor. Ben üye
değilim. Eğitim-Sen’li bile değilim.”
Diyar ilk soruşturmadan uyarı cezası, ikinci soruşturmadan ise 2
yıl kademe durdurma cezası aldı.
Bu arada Hacettepe Üniversitesi’nde yüksek lisans yapıyordu ve
2’nci dönem derslere girmesi gerekiyordu. Soruşturmalar bahane
edilerek okula gönderilmedi ve eğitimi uzadı. Halbuki, Niğde
Üniversitesi’nde henüz bölüm açılmamıştı, derse bile
giremiyordu.
Bunların neden Diyar’ın başına geldiğini tahmin etmek zor değil. Ya
ihbarcı meslektaşlarından biri sosyal medya hesaplarında dolaşıp
onu şikâyet etmişti ya da ismi ‘Diyar’ diye idare, klasik
refleksini göstermişti.
Çalışma hayatına adım atar atmaz kapıldığı girdap KHK ile
‘taçlandı’ ve Diyar, barış bildirisine imza atan 4 meslektaşıyla
beraber okuldan atıldı.
İşin komik yanı, Diyar bu bildiriye hiç imza atmamıştı; o tarihte
çalışmıyordu bile. Ama buna rağmen imzacı denilerek ihraç
edildi.
Bir de üstüne devlete borçlu çıkarıldı, çalışmadığı günler için
maaşı geri istendi.