KENDİMİ hiç de yenilmiş hissetmiyorum.
Çünkü eğer ortada bir savaş vardı ise...
Ben o savaşın tarafı değildim.
Kendimi birilerinin seçim savaşının tarafı olarak değil, mücadele
içinde bir insan olarak görüyorum. Eğer illa taraf olacaksam,
mücadeleden tarafım.
Dün de aynı şey için mücadele ediyordum; bugün de aynı şey için
mücadele ediyorum, yarın da aynı şey için mücadele edeceğim.
*
Ne için mücadele ettiğimi soracak olursanız...
Doğruları yazmak, söylemek, yaymak için.
Böcek gibi ezilen, yerin 20 metre altında havasız bırakılan,
traktör kasalarında ölümle burun buruna getirilen işçilerin
haklarını savunmak, ailelerinin sesi olmak için.
İkinci sınıf yurttaş muamelesi gören kadınların ailede, sokakta,
işyerinde, toplumda güçlenmesi, yaşam haklarını koruyabilmesi
için.
Yok sayılan eşcinsellerin görünür olmaları, diğer herkesle eşit
sayılmaları, cinsiyet kimliklerini gizlemeden baskısız
yaşayabilmeleri için.
Hunharca, zalimce, bilgisizlikle, altı boş bir kalkınma anlayışıyla
katledilen doğaya ve o doğanın parçası insanlara sahip çıkmak
için.
Polis kurşunuyla, dayakla, sopayla canından olanların, satır
gölgesine mahkûm bırakılanların hesabını sormak için.