MEMLEKETTE bir Yunanların vatan haini ilan edilmediği kalmıştı. O da oldu!
Yeni Asır gazetesinin mikrofon uzattığı Ege Turistik İşletmeler
ve Konaklamalar Birliği Başkanı Mehmet İşler, “Yunan adaları daha
ucuz” diyenlere isyan etmiş.
Meğer bizimkiler en pahalı suyu kullanıyorlar, en pahalı katı atık
bedelini ödüyorlar, vergi veriyorlar, balığı faturalı alıyorlar,
çalışanlarının sosyal güvenliğini ödüyorlarmış. Sıkı durun,
kreşendo geliyor: “Çünkü biz vatanseveriz! Yunan adalarında
bunların hiçbiri yapılmıyor.”
Sanırım artık memleket sınırları içinde kazıklanmaktan yıldığımız
için biz de bu Yunan vatan hainlerinin ekmeğine yağ sürmüş
oluyoruz!
*
Cunda’ya kadar gitmişken tabii ki Midilli’ye, Çeşme’ye kadar
gitmişken tabii ki Sakız’a, Bodrum’a kadar gitmişken tabii ki
Kos’a, Leros’a, Kalymnos’a geçiyoruz.
Zira biz parayı ağaçtan toplamayanlar, kendi ülkemizde işletmelere
cüzdanımızı bırakıp gidecekken, Yunan adalarında insaflı fiyatlara
şahane tatil yapabiliyoruz.
*
Yunanistan’ın da Mykonos ve Santorini gibi daha pahalı adaları var
mesela. Ama oralar bile Alaçatı’dan ucuz. Ve fiyat-kalite ilişkisi
tartışılmaz. Kaldı ki buralarda bile pahalı restoranlara mahkûm
değiliz. Oysa Alaçatı’da sadece restoranda değil, büfeden
sucuk-ekmek aldığımızda da kazıklanıyoruz.
Midilli veya Thassos’ta Çeşme’deki restoranların 4’te biri
fiyatına, iki katı porsiyonlarla iki değil, dört kişi
doyabiliyor.