DİYALOG, iki tarafın birbirini ikna etmek için birbirine tanıdığı fırsattır.
Monolog otoriteyle özdeşleşirken, diyalog işbirliği hevesidir.
Birbirinin sesini duyma isteğidir. Ortak iyiye ancak diyalogla
ulaşılabilir. Başbakan Davutoğlu’nun Cerattepe’de yapılması
planlanan madeni konuşmak üzere Artvin heyetiyle bir araya gelmesi
memnuniyet verici. İletişimin süreceğini söylemesi daha da iyi.
*
Başbakan bu haftaki toplantıdan sonra yaptığı açıklamada bazı
sözler verdi. Madende kapalı galeri sistemiyle çalışılacağı,
teleferik kurulacağı, alanın sonradan ağaçlandırılacağı gibi.
Birileri Başbakan’a bunlar yapıldığı takdirde Artvin’e hiç zarar
verilmeyeceğini söylemiş olmalı. Maalesef gerçek bu değil.
*
Evet, kapalı işletme, açık işletmeye göre çevreye daha az zarar
veriyor. Ama bu, kapalı galerinin iyi bir şey olduğunu söylemek
için yeterli değil.
Nedenini, yıllardır Cerattepe üzerine çalışan değerli bilim adamı,
jeoloji yüksek mühendisi Tahir Öngür’den dinleyelim:
“Cerattepe’de yapılacak yeraltı işletmesi en aşağıdan başlayacak.
Orayı kazıp çalışabilmek için yeraltı suyunu boşaltacaklar. Suyun
asidini geçici olarak giderebilmek için içine kireç kaymağı koyup
öyle atacaklar etrafa. Sonradan o su yeniden asitlenecek. Bütün
yeraltı suyu 14 yıl boyunca sülfürlü minerallerle tepkileşecek. 14
yıl sonra su bugünkü yükseltisine yeniden ulaştığında asitlenmiş
olacak. Asitli suların en büyük kötülüğü arsenik, molibden, kurşun,
kadmiyum, bakır türünden kanser yapıcı mineralleri taşıması.”