Yanlış anlaşılma olmaması için baştan belirtmekte yarar var, söz konusu olan benim değil 53 yaşındaki Elias Rukla’nın hayatı. Oslo’da yaşıyor, Fagerborg Lisesinde edebiyat öğretmenliği yapıyor. Öğrencilerine İbsen anlatıyor. Anlatışını kendisi için heyecan verici kılmak amacıyla elindeki metni her seferinde yeniden anlamlandırmaya çalışıyor. Aklına belli ki Yaban Ördeği’ndeki Dr. Relling’e takmış.
Sınıfındaki 29 öğrencinin ilgisizliğinden de, kendinden de, anlatma zorunda olduğu dersin içeriğinden de bıkmış. İlgi çekemediğinin farkında. Bunalıyor ve bunaldığını Dag Solstad vasıtasıyla Mahcubiyet ve Haysiyet kitabının ilk 25 sayfasında bizlerle paylaşıyor. Tekrar tekrar Yaban Ördeği’ne dönüyor. Karakter olarak kendisine çok benzeyen Peer Gynt’den ise nedense bahsetmiyor.
Hayatının dönüm noktası olacağı daha ilk sayfada ilan edilen günde de açamadığı katlanır şemsiyesine kızıp kontrolünü kaybediyor. Ben Okurum’da Deniz Yücel’le konuşan Ömer Türkeş’e göre Elias Rukla’nın içinde hayat bulduğu kitabın adı da zaten buradan geliyor. Bir öğrencisine anlamı ve gereği olmadığı halde ağza alınmayacak sözler söyleyen Elias mahcubiyetini yenemeyip haysiyetli...