Önce Biden geldi, ardından Cenevre’de Kerry konuştu. Her ikisi de Türkiye’nin hassasiyetlerini anladıklarını, YPG’nin Fırat’ın doğusuna çekileceğini söylediler. PYD/YPG ile olan işbirliklerinin sınırlı olduğunu vurguladılar. Ama çok geçmeden başka Amerikalı yetkililer Türkiye ve Türkiye destekli ÖSO unsurlarıyla YPG arasında çıkan çatışmalardan kaygı duyduklarını, bu çatışmaların IŞİD ile savaşa zarar vereceğini açıkladılar.
Diğer yandan Fırat Kalkanı operasyonu devam etti. Dün İncirlik’te konuşlu Amerikan A 10 uçaklarının operasyona destek verdiği bilgisi basına yansıdı. Pazartesi günü de ABD Savunma Bakanı Carter Fırat’ın batısından çekilmenin başladığını söyledi. Belli ki artık Amerika seçim yapmak zorunda. Bu kadar karmaşık bir politikanın sürdürülmesi retorik düzeyinde bile mümkün değil.
Savunma Bakanlığı ve CENTCOM YPG’yi desteklerken, Başkan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Türkiye’yi destekleyemez. İki politika birbiriyle örtüşmez. Ya Türkiye ile vardıkları mutabakata sadık kalacaklar, YPG’nin Fırat’ın doğusuna tamamen çekilmesini sağlayacaklar ya da YPG’yi kendi kaderine terk edecekler. Onların da takdir edebileceği gibi dünyada hiçbir ülke silahlı kuvvetlerini, polisini, vatandaşlarını doğrudan hedef alan bir güce karşı kayıtsız kalamaz.
***