ABD Başkanı Donald Trump 11 Ağustos Cuma günü New Jersey’deki golf kulübünün bahçesinde yaptığı bir açıklamada Venezuela için pek çok opsiyonları olduğunu, bunların arasında askeri seçeneğin de bulunduğunu söyledi. Askeri seçenek fikrini desteklemek için de Amerikalı askerlerin dünyanın en uzak köşelerine gittiğini, Venezuela’nınsa çok uzak bir coğrafya olmadığını vurguladı. Böylece ABD yönetimi bir hafta içinde Kuzey Kore’den sonra Venezuela’ya karşı da güç kullanma tehdidinde bulundu. Büyük bir olasılıkla tehditler sadece tehdit olarak kalacak, çok ama çok zorlanırsa belki ABD Kuzey Kore ile savaşacak fakat Venezuela’ya askerleriyle müdahale etmeyecek. Ancak sadece büyük bir olasılıkla. Az da olsa müdahale olasılığı hâlâ mevcut. Zaten ABD’nin Latin Amerika ülkeleriyle olan ilişkilerinin tarihi de ihtiyatı elden bırakmamamızı gerektiriyor. *** Unutmayalım ki, 1890-2009 arası dönemde Latin Amerika’da iyimser bir sayımla en az 55 kez müdahalede bulunmuş bir ülkeden söz ediyoruz. Bunların arasında 1898’de Küba’nın İspanya’dan alınması da var, 1954’de bir meyve şirketinin arazilerine el konulması yüzünden Guatemala’ya CIA destekli operasyon düzenlemesi de. En hatırda kalan örneklerse 1961’de Domuzlar Körfezi (Küba) çıkartması ve 1973’de Şili Devlet Başkanı Allende’nin örtülü bir operasyonla devrilmesi.