Washington Post dün sekizinci sayfasının neredeyse tamamını IŞİD’e karşı Irak ve Suriye’de bundan sonra verilecek “savaşlara” ayırmış, altı cephede çatışma beklendiğini ve bu çatışmaların aylarca sürebileceğini okuyucularıyla paylaşmış, haritalar vermiş. Post’un sayfalarına yansıyan altı cephe aslında hepimizin malumu, IŞİD’in Irak ve Suriye’de elinde tuttuğu belli başlı merkezleri içeriyor. Yazının önemi bu merkezlerin kimler tarafından alınabileceğine ilişkin bilgilerden kaynaklanıyor. Rakka’da olduğu gibi Amerika’nın ilk tercihi kendine yakın PYD’nin omurgasını oluşturduğu SDG gibi güçler. Deyrizor’da da, Ebu Kemal’de de belli ki ABD kendi yetiştirdiği güçlere dayanmak, IŞİD’e karşı savaşını bunlar aracığıyla sürdürmek istiyor. Ancak bu isteğini gerçekleştirmesi kolay olacağa benzemiyor. *** Çünkü karşısında Rusya ve İran, özellikle de savaşma gücünü giderek toparlayan iki ülkenin rejim güçleri var. Post’daki tahmin Deyrizor’un muhtemelen İran-Rusya-Suriye üçlüsü tarafından alınacağı yönünde. Aynı tahmini Ebu Kemal için de yapmış, 200 mil ötede ABD’nin desteklediği gruplar olsa da burayı Suriye rejiminin ele geçireceğini, böylece de Bağdat-Şam karayolunun rejim kontrolünde trafiğe açılacağını söylemiş. Ayrıca gazete Deyrizor’da hala bir rejim garnizonunun görev yaptığını da okuyucularına hatırlatmış.