Ukrayna savaşı geçtiğimiz perşembe ağır bir insani bilançoyla ilk ayını geride bıraktı. On binlerce insan öldü, yaralandı, milyonlarcası evinden barkından ve işinden oldu. Rusya askeri, siyasi ve ekonomik anlamda büyük bedel ödedi. Ukrayna’nın pek çok şehri, köyü, kasabası yıkıldı, yok oldu. Savaş biraz daha sürerse iki tarafın da kendini toparlaması yıllar alacak, dünyanın geri kalanı da tahıl ve enerji fiyatlarındaki artış başta olmak üzere savaştan giderek daha çok etkilenecek.
Savaşın tırmanma, önce bölgesel sonra küresel hale dönüşme, hatta nükleer olma olasılığı dahi var. Bir yandan Ukrayna’nın müttefiklerini suçlama, onlardan hesap sorma merciine dönüşen fakat aynı zamanda bıkkınlık da yaratmaya başlayan Cumhurbaşkanı, diğer yandan Rusya’yı Ukrayna’da tutmak ve yıpratmak için elinden geleni yapan yakın ve uzak komşuları tırmanma riskini güçlendiriyor. Miktarı, cinsi ve markası açıklanan silah yardımları çatışmayı NATO koruma alanına doğru itiyor.
Savaşın bir an önce bitmesi herkesin çıkarına. Ama galiba herkes aynı kanıda değil. Biden hafta sonunda Rusya’da rejim değişikliği istediği anlamına gelecek, Putin’i haklı çıkartacak ve müzakere masasından...