Hidrojen bombası ikinci kuşak nükleer silah olarak biliniyor. İlk kez ABD tarafından 9 Mayıs 1951’de küçük çaplısı denenmiş, 1 Kasım 1952’de Ivy Mike adı verilen 10. 4 megatonluk (yani Nagazaki’ye atılandan 450 kat güçlü) bir bomba Pasif Okyanusu’ndaki Enewetak mercan adasında patlatılmış. Sovyetler Birliği de yarışta geri kalmamak için birkaç denemeden sonra Kasım 1955’de RDS-37 olarak bilinen ilk “etkin” hidrojen bombasını patlatmakta başarılı olmuş. Bugün tüm meşru kabul edilen nükleer güçlerin, yani Rusya ve Amerika ile birlikte Birleşik Krallık, Fransa ve Çin’in elinde dünyanın bilinen en yıkıcı silahı denen hidrojen bombası var. Hindistan’ın 11 Mayıs 1998’de yaptığı nükleer denemenin hidrojene dayalı, teknik tabiriyle termonükleer patlama olduğu söyleniyor. İsrail’in de Amerika gibi Teller-Ulam tasarımı hidrojen bombalarına sahip olduğu zannediliyor. Pakistan’ın envanterinde nükleer silah var ama bilindiği kadarıyla bunlar henüz hidrojen bombası düzeyine inkişaf etmemiş. Konunun uzmanlarının belirttiğine göre bu tür bombaları yapmak atom bombası yapmaktan çok daha fazla teknik bilgi ve birikim gerektiriyormuş. Pazartesi günü Kuzey Kore’nin gerçekleştirdiği nükleer deneme de yarattığı sarsıntı göz önüne alındığında hidrojen bombası patlaması olması olasılığını –onların açıklamalarından bağımsız olarak- güçlendiriyormuş.