Cuma günü Rusya Federasyonu Dışişleri Bakanı Sergei Lavrov, İtalyan Uluslararası Politikalar Enstitüsü’nün tarihi Parco Dei Principi otelinde düzenlediği Akdeniz Diyalogları başlıklı toplantısının kendisine ayrılmış özel oturumunda konuştu. Açılışı Ürdün Kralı Hüseyin ve İtalya Başbakanı Renzi ile başlayan ve içinde Ali Babacan’ın da yer aldığı otumlar maratonunun temel konusu Suriye krizi ve DAEŞ sorunuydu.
Lavrov da konuşmasının büyük bir kısmını DAEŞ ve Suriye sorununa ayırdı, Rusya Federasyonu’nun bilinen görüşlerini büyük ölçüde tekrarladı. Suriye’de muhalefeti destekleyenleri uyardı, ileride destekledikleri grupların kendi çıkarlarını tehdit edebileceğini söyledi. Amerika’nın ve diğerlerinin bölgede yaptığı hatalardan söz etti. Doğal olarak kendi hatalarından ve bölgeye kalıcı olarak geldiklerinden hiç bahsetmedi.
***
Benim için Lavrov’un konuşmasının en ilgi çekici yönü Türkiye ile olan gerilimden söz etmemesi, uçak düşürülmesini işbirliği yapılamamasının bir sonucu olarak göstermek istemesi oldu. Türkiye’den sınırlarını kapamasını beklediklerini söylemesi ve Türkiye’nin de parçası olduğu koalisyonla işbirliği yapma iradesine sahip olduklarını vurgulaması dikkatimi çeken diğer noktalar arasındaydı.
Lavrov, kağıttan okuduğu özenle yazılmış konuşmasında Türkiye ile ilişkileri daha fazla gerecek, daha çok tırmandıracak hiçbir şey söylemedi. Tam tersine dolaylı yollardan da olsa Türkiye ile işbirliğini önemsediği belirten noktaları ön plana çıkarttı. Görünen o ki Rusya, Putin’in tüm sert ve duygusal çıkışlarına rağmen Türkiye ile olan ilişkileri daha fazla yıpratma taraftarı değil. Ve belli Türkiye’nin itidalli politikası işe yaramış.