Mensur Akgün Karar Gazetesi

Trump Doktrini

Amerika Birleşik Devletleri dünya siyaset sahnesine muhatapları tarafından ciddiye alınabilecek güçlü bir devlet olarak çıktığından bu yana neredeyse her başkanının kendi adıyla anılan bir...

11 Haziran 2017 | 101 okunma

Amerika Birleşik Devletleri dünya siyaset sahnesine muhatapları tarafından ciddiye alınabilecek güçlü bir devlet olarak çıktığından bu yana neredeyse her başkanının kendi adıyla anılan bir açıklaması olmuştur. Bu açıklamayla başkanlar kırmızı çizgilerini, siyasetlerinde önem verdikleri noktaları, kısacası güvenlik anlayışlarını dünyaya ilan etmişlerdir. Doktrin adı verilen bu tek taraflı açıklamalar ABD’nin dış politikasının anlaşılmasına, ona göre tedbir ve pozisyon alınmasına yardımcı olmuştur. Her ne kadar bütün açıklamaların hedeflediği amacına ulaştığını söylemek mümkün değilse de ABD’nin en azından o başkan döneminde neye en çok önem verdiğini, nasıl bir dış politika izleyeceğini belli etmiştir. *** Bu açıklamaların en bilinen ve kalıcı olanlarının başında Monroe Doktrini gelmektedir. ABD’nin beşinci Başkanı James Monroe’nun 2 Aralık 1823’de Kongre’de yaptığı konuşmada dile getirdiği görüşleri uzun yıllar Amerika’nın Avrupa ile olan ilişkilerinin niteliğini belirlemiştir. Pek çokları bu doktrinin etkisinin günümüzde dahi hissedildiğini söylemektedir. Gerçekten de Trump’ın söylem ve siyasetinde izleri görülen izolasyonculuk, istisnacılık Monroe Doktrini’nde ifadesi bulan Amerika’nın Avrupa’nın iç işlerine karışmayacağını taahhüt eden anlayışıyla uyum içindedir. Amerika kıtasına müdahale etmemelerinin karşılığı olarak verilen bu taahhüt mütekabiliyete dayanırken, ABD’nin gücünün artışına paralel olarak giderek daha fazla tek taraflı ve pazarlığa kapalı açıklamalar yapılmıştır. Truman Doktrini Türkiye ve Yunanistan’a destek olarak şekillenmiş, ama özünde Sovyet yayılmacılığına set çekmeye, çevreleme politikasının altyapısını sağlamaya yaramıştır.

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Türkiye’nin beş önemli sorunu… 16 Nisan 2025 | 176 Okunma İsrail bir kez daha genişleyebilecek mi? 13 Nisan 2025 | 131 Okunma İran’la Amerika barışır mı? 09 Nisan 2025 | 194 Okunma Trump dünyasında Türkiye… 02 Nisan 2025 | 165 Okunma Türkiye NATO’suz yapabilir mi? 30 Mart 2025 | 104 Okunma