Forum İstanbul 2015’te bu yıl 2 gün boyunca uzman konuşmacıların
çok iyi hazırlanmış sunumlarıyla gerek Türkiye ekonomisinin kendi
dinamikleri, gerekse küresel ekonomideki konumu hakkında çok
güncel, hatta kimi zaman şaşırtıcı bilgiler edindik.
Örneğin DenizBank Genel Müdürü Hakan Ateş’in sunumundan sizlere
aktardığım alttaki tablo, sadece beni ve salondaki katılımcıları
değil, Ateş’in kendisini de şaşırtmış. Türkiye’de bankalarda
tasarrufu olan yetişkin nüfusun toplam nüfus içindeki payı % 4.
İnsan önce herhalde yanlış yazılmış diye düşünüyor; hele hemen
yandaki sütunda kredi kartı sahiplerinin toplam nüfusa oranının %
45 olduğunu görünce... Ama hayır; hata falan yok. Zaten iç tasarruf
oranımızın son 10 yılda % 24’ten % 13’lere gerilediğini, toplumda
son yıllarda borçlanarak yaşama eğiliminin arttığını biliyoruz.
Yetişkin nüfusun % 45’inin kredi kartının olması da bu eğilimi
doğruluyor.
Tabloda da görebileceğiniz gibi bankada tasarrufu olanların bizden
az olduğu tek ülke % 1’le Pakistan; ancak orada kredi kartı
sahiplerinin oranı da % 1.
Hangi sektörler?
Ateş, “Orta Gelir Tuzağı ve bankacılık sektörünün bunu aşmadaki
rolü” başlıklı konuşmasında Türkiye’nin Orta Gelir Tuzağı’ndan
çıkabilmesi için istihdam yaratıp gelirlerini artırması
gerektiğini, bu noktada tasarrufları artırıp yatırımları iç
kaynakla fonlamanın önemli olduğunu vurguladı. Türkiye’nin
demografisi dolayısıyla eğitim ve sağlık, coğrafyası dolayısıyla
gemicilik ve turizm, geçiş ekonomisi olduğu için de altyapı ve
enerjinin öncelikli sektörler olduğuna dikkat çeken Ateş’e göre
“Türkiye şu anda çok kritik bir evreye giriyor. Bir sıçrama
yapabilmesi için finansal kapsayıcılığı ve finansal okuryazarlığı
mutlaka artırması; bankacılığı kaldıraç olarak kullanması
lazım.”