Çocukken, ilginç bir olay karşısında hayretler içinde kalınca, büyüklerimiz “ evlat, daha bunlar ne ki, yaşadıkça neler neler göreceksiniz” derlerdi. O çağda bu söylenen sözlerin ne anlama geldiğini pek anlamazdık.
Son üç yıldır, ülkenin her açıdan içinde bulunduğu çaresizliği görünce, ne denli haklı olduklarını şimdi daha iyi anlıyorum.
Hukuksuzluk, güçlünün güçsüzü ezdiği, yokluk , yoksulluk, iğrenç boyutlara varan rüşvet söylentileri ve alışılmamış boyutlarda çeşitli ağızlardan İslami dayatmalar…
Ülkenin tüm kadroları AKP ve MHP yandaşları ile dolduruluyor, medyanın yüzde 95’i de yandaş hale getiriliyordu. Bu güçle giderek toplum, sertleşen bir iktidar karşısında çaresiz hale geliyor ve sessizliğe bürünüyordu.
Umutlar tükeniyor çözümler aranıyordu. Çözüm için bir araya gelinmeliydi. Sayın Kılıçdaroğlu’nun önderliği ile altılı masa oluştu. Belirli aralıklarla bir araya geliniyor, sorunlar konuşulup çözümler ve çareler üretiliyordu.
Bu birliktelik, masaya katılan liderlerin ev sahipliğinde dönüşümlü olarak yapılıyor ve gelecek Türkiye’si için çok önemli kararlar açıklanıyordu. Her toplantı sonunda güçlü birlik ve beraberlik mesajları...