Televizyon ekranlarının en renksiz dönemi başladı. Yaz
ekranının gereğinden fazla renkli göstermenin bir anlamı yok. Çünkü
bu ekran için para harcanmıyor...
Şimdi karaları bağlayıp ne yazacağım diye düşünme zamanı.
Mesela Kalp Atışı’nda (Show TV) hangi sahneleri Doktorlar’a,
Ateşböceği’nde hangi diyalogları Kiralık Aşk’a benzeteceğimi mi
düşüneyim? Hem belki şurada geçen yazın dizilerinden toplama bir
İki Yalancı vardır. Yoksa Dolunay mı gerçek bir füzyon çıkarır
ortaya? Aman işte deli sorular geldiyse akla, yaz ekranı başladı
demektir. Hayırlısı artık!
İyi bir alternatif var
19 isimli yarışma Ramazan ekranında doğdu. Barış Kılıç nazik
bir adam. Görüntüsü de hani hep o aradığımız ailemizin efendi
çocuğu resmini fazlasıyla veriyor...
Sesi ve tonlamaları yerinde. Yarışmanın sorularıyla bir
senkronize olma halini de başardı. Ve yarışma Ramazan ayı boyunca
en çok izlenen işler arasına girdi...
Eh o zaman, hani alternatifinin olmamasından yakınıp
durduğumuz Kim Milyoner Olmak İster yarışmasına iyi bir alternatif
bulunmamış mıdır?
Bayram ekranı gösterdi ki...
İrem Derici bildiğimden daha sempatik bir kız çocuğuymuş. Hem
de eğlendirme işinde fena da sayılmazmış...
Mehmet Ali Erbil’in yaşlanacağı filan yokmuş. Kendisi gibi
ismiyle özdeşleşen yarışması Çarkıfelek’in de...
Ben Bilmem Eşim Bilir ekranda kaçıncı sezonunu idrak etmesine
rağmen hâlâ bazı bölümleriyle hele de acı biberli yarışmasıyla
gülmekten karın ağrıtabiliyormuş...
Timur Acar, FOX’taki işine biraz hazırlıksız yakalanmış
görüntüsü çizdiyse de pek yakında ilk acemiliğine “Gönder Gitsin”
diyebilirmiş...