Bir yıldan beri postalları ayaklarından çıkmayanlar,
Soğuğu, sıcağı, karı, yağmuru hiçe sayıp ayakta kalanlar,
Toprağı yatak, taşı yastık, gökyüzünü yorgan yapıp dağ taş terörist kovalayanlar,
Çocuk, eş, sevgili, baba, anne ve kardeş sevgisini vatan sevgisi için öteleyenler,
Cenaze, doğum ve mutlu günlerinde sevdiklerinin yanlarında olamayanlar,
Adlarının hiç bilinmeyeceğini bilmelerine rağmen kahramanca öne atılmaktan vazgeçmeyenler,
Bir yıldır kasaba kasaba, şehir şehir gezerek vatanın namusunu koruyanlar,
Gazilik ünvanını almamış personel nerdeyse kalmamışken, hiçbir şey yokmuş gibi, göreve devam edenler,
Hangi günde ve saatte olduklarının bir önemi olmadan çalışanlar,
Gelen yaralı güvenlik görevlilerini hayatta tutmak için neredeyse ameliyat odasından çıkmadan çalışanlar,
Kendi acılarını ve üzüntülerini içlerine atarak durumu oğullarına ve kızlarına aktarmayan anne ve babalar,
Eşlerinin çabalarını geriden sessizce ve vakur bir şekilde izleyenler,
Babalarının ve annelerinin görevden dönmesini bekleyen çocukluğunu yaşamadan büyüyen evlatlar,
Sevdiklerinin ellerinden ve gözlerinden öpecekken arife gününde mezarlıklara gitmek zorunda kalanlar,