Mete Yarar Karar Gazetesi

Yıktıkları yuvalar

15 Temmuz’un ardından oldukça geniş kapsamlı bir araştırma yaptığımı, ayrıca bunu bir kitap çalışmasına dönüştürmek için uğraştığımı birçok okur...

29 Eylül 2016 | 4.003 okunma

15 Temmuz’un ardından oldukça geniş kapsamlı bir araştırma yaptığımı, ayrıca bunu bir kitap çalışmasına dönüştürmek için uğraştığımı birçok okur biliyor.

Bu araştırmalar sırasında cuntacıların o gece yaptıklarını bir bir bulmaya çalışırken önüme onlarca kahramanlık hikayesi de çıktı. Her bir hikayede yapılan özveri ve adanmışlık duygusu inanın beni benden aldı diyebilirim. Bunları yapanların uğradıkları mağduriyetlere rağmen bu özveriyi göstermeleri ise ayrıca takdir edilmesi gereken bir konuydu.

Her birinin öyküsü bir şekilde birbirine benziyordu. Onlarca yıldan beri planlı bir şekilde görevden soğutma, iftira, dedikodu, sicil bozma, sürgüne gönderme, tayinlerin yapılmaması, imzasız mektuplar ile soruşturma açılması, denetleme yapma yöntemi ile başarısız gösterme, terfi ettirmeme, dava dosyalarının içine ekleme, tutuklama vb... yöntemlerle personelin yok edildiğine şahit oldum.

Beni benden alan en mühim konu ise Harp Okulları’nda yapılan ağır işkenceler oldu. Bunların herkesin gözü önünde ve hoyratça yapılması da bugünlerin geleceğinin işareti gibiydi. Bu işkenceleri yapanların, darbe günü cuntacıların katliam emirlerini verenlerin içinde yer alması hiç sürpriz olmadı.

Bu insanlar yalnızca 15 Temmuz günü Türkiye’nin gecesini karatmamışlardı. Onlarca yıldan beri sistematik bir şekilde onbinlerce kişinin de hayatını karartmışlardı. Bir kısmı mesleklerinden ellerinde olmayan sebeplerle ayrılmış, bir kısmı ise ilerleme haklarından mahrum bırakılmış bir şekilde görevlerine devam etmek zorunda kalmıştı.

***

Şimdi ben yetkililere bir soru sormak istiyorum. Geçmişte FETÖ’cü çıkan hakim ve savcıların verdikleri kararları geriye dönük incelemeye ne zaman başlayacaksınız? (Bu davalardan kastım Balyoz, Ergenekon gibi göz önünde olanlar değildir. ) FETÖ’cü çıkan bürokratların astları için vermiş oldukları sicilleri yok hükmünde saymak için nasıl bir prosedür izlemeyi düşünüyorsunuz? Sicil dosyalarına eklenmiş olan ve personelin haberi olmayan sahte evraklar nasıl temizlenecek? Bu eklemeler yüzünden birçok personel layık oldukları göreve gelememektedir. Dosyanın içinde ne olduğunu bilmediği için de itiraz edememektedir. Dava dosyaları lehlerine sonuçlanmış olmasına rağmen Yargıtay’da bekleyen dosyaları yüzünden terfi alamayan personel için nasıl bir adli düzenleme yapılması planlanmaktadır? Sınav sisteminde kurdukları kara delikler nedeniyle hiç sınav

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Burası Amazon ormanları değil! 28 Haziran 2018 | 3.316 Okunma Burası Amazon ormanları değil! 27 Haziran 2018 | 20 Okunma Kıssadan hisse 25 Haziran 2018 | 4.218 Okunma Bul ve Getir 21 Haziran 2018 | 2.205 Okunma Savulun akıncılar geliyor 18 Haziran 2018 | 3.147 Okunma