Dün akşamki ilk 20 dakika Beşiktaş için klasik bir Vodafone
başlangıcıydı. Tolgay, Oğuzhan ve Medel ile pas kalitesi yüksek ve
topu kaleye getirmede sorun yaşamayan bir Beşiktaş vardı. Hatta en
iyi ilk 20 dakika diyebiliriz.
Soruna; golü bulamama penceresinden baktığımızda ise.... Golü
Negredo atmasına rağmen santrfor sorunu diyebiliriz... Anca bence
asıl sorun golü bulamamasından çok kalesinde 25 dakikanın sonunda
gördüğü 2 goldü. Negredo ile hemen cevap verince acaba buradan maç
döner mi düşüncesi oldu ve Şenol hocanın oraya müdahalesi geldi.
Bana göre kötü oynamayan çok da iyi oynayan Tolgay farklı bir oyuna
dönmek için kenara gelince Gökhan Gönül ile kenar ataklarına dönen
Beşiktaş, oyunun hakimi oldu.
İkinci yarının başında da beklenen baskı, tempo ve kenar ortaları
ile gol arayışıydı ve 56'da da aradığını buldu. Ama her şey iyi
giderken bana göre Şenol hoca soyunma odasında ikinci yarı için
kafasındaki ezberini çok çabuk hayata geçirdi. Vida'nın çıkıp
Larin'in girmesi belki oyunun son bölümünde olabilirdi ama iyi
giden oyuna böyle bir müdahale orta sahayı Antalya'nın geçebildiği
bir oyun yapısına dönüştürdü. Zaman zaman sonuç sizi bu tip şeylere
götürüyor ama sonucun nasıl gittiğini değil oyunun nasıl gittiğini
görüp ona göre müdahale etmek her zaman daha gerçekçi oluyor.
Beşiktaş dün bunu yaşadı. Evet son bölümde baskı vardı, tempo vardı
ama buna telaş da karıştı ve Beşiktaş Vodafone'da beklenmedik bir
şekilde ilk yenilgisini Antalyaspor'dan aldı.
Kalede Utku değil Tolga olsaydı ya da Karius olsaydı diye
baktığımızda en fazla 3. gol için belki diyebilirsiniz. Genç kaleci
Utku'nun yetersizliği değil şansızlığı oldu.