Râmi Kışlası Türkiye’nin en büyük kütüphânesi olarak açılışa gün sayıyor. Kışladan kütüphaneye, epey ilginç ve radikal bir değişim. Önümüzdeki dönem hem yürütülen bazı çalışmaların bitmesi, hem de bir devlet politikası olarak kütüphanelerin ivme kazanacağı bir dönem olacak. Çocuk kütüphanelerinde içerik niteliğin yükseltilmesi çalışmalarının yanında, fizikî varlığına da ihtimam gösterilen, çevre alan bağlantıları dikkate alınarak daha işlevsel ve uyumlu yeni kütüphane binaları hizmete girecek. Şehrimizdeki bazı kütüphanelerin 24 saat hizmet vermesi, kütüphanelerde düzenlenen etkinliklerin çeşitlenmesi, kütüphanede ziyaretçilere çeşitli ikramların yapılması gibi uygulamalar kütüphanelerin biraz da sivilleştiğinin göstergeleri olarak anlaşılmalı. Kendi çocukluğumdaki çocuk kütüphanesi uygulamasına dönüp baktığımda hep “sürekli sessizlik komutu veren bir memur” hatırlıyorum. Akşama kadar işaret parmağı dudağında, her an “şşşşt, sessiz” diyecek gibi dururdu. Eve gidince ne yapardı acaba, çocuklarıyla nasıl konuşurdu? Gençleri kütüphanelerde daha çok görüyorum. Ama bunun sebebi kitap değil, daha çok ödev yapmak için geliyorlar. Belki bir gün ödev için karıştırdıkları kitaptan bir romana, şiir kitabına atlayıverirler.