Ölçemiyoruz ki söyleyelim, umut mu daha büyük ye’s mi? Gezegenimizde ve her biri bir gezegen olan tek tek insanların içinde hangisi daha fazla yer kaplıyor? Dünyanın çatapatlı, kanlı, acılı gündemine bakınca neler düşüneceğimiz açık. Bir sabah sessiz bir göl kenarında güneşin aydınlatmaya başladığı bir sazlıktan havalanan bir ördeğe bakarken ne hissedeceğimiz de açık. Umut niçin var ki zaten? Ye’s olduğu için. Hapishaneden özel izinli salınmış bir tinerci, daha o gün kendisine alkol parası vermedi diye İTÜ elektrik mezunu bir genci bıçaklayarak öldürdü. Beyoğlu’nda. Otur sabaha kadar insanı, alkolü, sistemi tartış. Ana zemin karanlık galiba. Güneş ancak karanlığın içinden doğar. Ses, sessizliğin içinden. Umut da ye’sin içinden.