Genetik midir yoksa okullarda yahut toplumda mı mı öğretiyorlar çözemiyorum; balık hafızalıyız. Özellikle de teknik siyasal konularda. Hareketli ülkeyiz kabul ediyorum; Çok kısa bir süreye birkaç seçim, birkaç darbe kalkışması, birkaç harekât, deprem, değişik âfetler, sosyal çalkantılar, din eksenli tartışmalar, sokak hareketleri, magazin sululukları filan sığdırabiliyoruz. Lâkin balık hafızalı oluşumuzu yalnızca aşırı hareketli gündeme bağlamamız biraz insafsızlık gibi geliyor bendenize. Biliyorsunuz milyonların hayatı her gün bazan saatlerce trafikte geçiyor ve buradan ister istemez bir trafik sosyolojisi doğuyor. Bu işin ekonomisi, teknik dizaynı bir yana, artık trafikte sürekli küçük kriz alanları oluşuyor. Trafik cinayetleri, hatta park etme cinayetleri şemsiyelemesi altında modern suç işleme kategorileri doğdu. Kamuya ait araçların trafik araçları içindeki oranı nedir bilmiyorum. Ama çakarları yakıp yasak şeritten geçen araçlar bile bu oranın az olmadığını ihsas ediyor. Hepsinin mi âcil görev emri var, hepsi mi kelle taşıyor, hepsi mi kamuflaj olmuş ambulans, itfaiye, polis; çözmek zor.