İslam diyarındaki son savaşların birçok felaketleri var… İşgal, sömürü, talan, hicretler, yiten canlar… Dul dünyası harap olmuş milyonlarca anneler… Bir o karar mazlum ve mağdur yetimler vs. dünya tüm bu felaketlere üç maymun konumunu devam ettirse de bu felaketler, büyüyerek devam etmektedir.
Ancak yeterince farkına varılmayan ve çok daha büyük bir zararı var ki, o da ümmetin ilim havzalarının tahrip edilmesidir. Bilindiği üzere Mısırdaki Ezher üniversitesi, asırlardır ışık saçan bir ilim havzasıydı. Ancak sisi darbesinden sonra bu havza yok olma tehlikesiyle karşı karşıyadır.
Bilindiği üzere İslam ümmetinin bir numara ilim havzası olan bu üniversitenin binlerce uleması, dünyanın birçok yerine savrulmuşlardır. Savrulmak ne ki, ömründe eline kalem ve kitaptan başka bir şey almamış, silahla hiç tanışmamış olan Prof. Doç. Binlerce âlim, birer terörist ilan edildiler. Ve maalesef dünyanın âlimleri, bu tarihi iftiralara karşı neredeyse hiç ses vermediler.
Ezher’in aldığı darbeyle oluşan ilim boşluğunu büyük oranda Yemendeki üniversiteler doldurmaya başlamıştı. Ancak enteresan bir şekilde çok geçmeden Yemen de ateş hattına dâhil edildi. Böylece buradaki ehlisünnet çizgisindeki üniversitelere Ezher’den çok daha büyük bir darbe aldılar. Öyle ki, yok olma durumuna geldiler. Dolayısıyla ümmet olarak bu konuya acilen çözüm bulmak zorundayız.
Tarih boyu insanlık ilimle kaim oluğu gibi, şe anda da, gelecekte de ilimle kaim olacaktır. Dolayısıyla ümmetin ilim havzalarının bilinçli ve kasıtlı bir şekilde tahrip edilmesi boşuna değil. Ümmete diz çöktürmenin en kestirme yolu, ümmeti ilimsiz ve âlimsiz bırakmaktır. Şu halde bu işin ilgilileri resmi, özel, tüzel tüm kişiliklerin, bu konuya kafa yormaları hayati önem arz etmektedir.
"Allah (cc) ulemanın kalplerinden birden bire ilmi çekip almakla yeryüzünden kaldırmaz. Fakat âlimlerin ruhunu almakla ilmi kaldırır. Öyle ki hiçbir âlim bırakmayınca insanlar câhil liderler edinirler. Onlara soru sorulduğunda bilgisizce fetva verirler. Böylece hem kendileri haktan sapar, hem de insanları saptırırlar.” (Buharı, İlim: 34, İ'tisam: 7; Müslim, İlim: 13)