Kuşkusuz benim seçim sonuçlarıyla ilgili değerlendirmemi merak
edenler var. Önce şunu söyleyeyim: Sandıklar açıldıktan iki saat
sonra seçim sonuçlarının neredeyse yüzde yüze yakın bir kesinlikle
ilan edildiği bir seçime her zaman kuşku ile bakarım. Bu ülkede
muhtarlık seçimlerinden bile daha erken genel seçim sonuçları
açıklanıyorsa ‘bunda bir iş var’ deme hakkını her zaman kendimde
bulurum.
Dünyanın hiçbir ülkesinde iktidar partisinin oy oranlarında, anket
sonuçlarıyla seçim sonuçları arasında yüzde 10’a yakın bir fark
olmasının normal karşılanmayacağı aşikâr.
Bu olağanüstü çarpık anket sonuçları istatistik bilimini dahi
sorgulayacak bir mahiyet arz etmişken ‘olur böyle şeyler’
diyemem.
Bütün bunlara rağmen AKP’nin birinci parti olduğu kesin. Vatandaşın
hangi saiklerle AKP’ye yöneldiği ciddi araştırmalarla ortaya
konulabilir.
Bu seçimde bir birine zıt kutuplar olan MHP ve PKK’nın atığı her
adım, AKP’nin oyunu artırdı diyebilirim. Biri kan dökerek, diğeri
‘milliyetçi oylara atılan çengel’e seyirci kalarak AKP’nin oyunu
patlattı.
“Meclis başkanlığını kendi elleriyle AKP’ye hediye eden MHP’nin AKP
çizgisinden farkı ne?” diye sorguladı seçmen.