Muharrem Bayraktar Gazeteoku

Ekonomide kritik dönemeç

Tüketicinin ekonomiye bakış açısını ortaya koyan en önemli kriterlerden biri, ekonomik güven endeksi. Türkiye’de TÜİK tarafından yapılan bu istatistikî durum değerlendirmesi kamu bürokrasisi...

04 Kasım 2016 | 193 okunma

Tüketicinin ekonomiye bakış açısını ortaya koyan en önemli kriterlerden biri, ekonomik güven endeksi. Türkiye’de TÜİK tarafından yapılan bu istatistikî durum değerlendirmesi kamu bürokrasisi üzerindeki yoğun baskıya rağmen bazı “acı” gerçekleri karşımıza çıkarıyor.

Ağustos ayında yüzde 95.73 olan güven endeksi, bir önceki aya göre yüzde 24 düşüş göstererek yüzde 72.66’ya indi.

Bir ayda yüzde 24’lük bir düşüş “korkunç” olarak değerlendirilmesi gereken bir düşüş.

Eylül ayında ise yüzde 7.2 azalarak yüzde 72.’4 e düşmüş.

Ekim ayında azalma devam etmiş ama daha minimal bir düzeyde. Yüzde 0.4 azalmış.

Vatandaşın ekonomik yönden kendisine ve ülkesinin geleceğine bakışındaki düşüş ve geleceğe yönelik umut katsayısındaki bu anlamlı azalma, hamaset edebiyatı ile yok edilecek bir durum değil.

En güçlü iktidar bile bir ekonomik kaosun depreminden hasarsız çıkamaz.

Son 10 yılda 500 bin esnaf dükkân kapatmış. Bağdat Caddesi, Taksim, Beyoğlu gibi ticarette astronomik rakamların döndüğü yerlerdeki esnaf kapatıyor. Ekonomin bel kemiği olan yerlerden Kapalı Çarşı’da 600 esnaf kapatmak zorunda kalmış. Bir zamanların en gözde alıveriş mekanları olan Kapalı Çarşı esnafı siftah yapamayan kirasını dahi ödeyemeyen duruma düşmüş.

İstoç gibi üretici ve toptancıların yoğun olduğu ve ekonominin bel kemiği olan bir bölge bile “boş dükkânlarla” dolmuş.

Bunun doğal sonucu olarak ihracat rakamlarında ise geçen yılın aynı ayına göre yüzde 5.6 düşüş gerçekleşmiş.

Üretimdeki ve güven endeksindeki önemli düşüşün ihracata böylesine olumsuz yansımasından doğal bir sonuç olamaz.

15 Temmuz darbesi süreci, terör saldırıları, Suriye ve Irak’taki askeri operasyonlar, Türkiye’ye dışarıdan gelen hukuk ve insan hakları baskılarının yoğunlaşması kuşkusuz ekonomiye yönelik daraltıcı bir etki yapıyor.

Bu etkinin her geçen gün daha da artacağı açık.

Darbe, dış politika ve terör tartışmaları arasında “boğulan” ekonomi,  nefessiz kalmaya doğru adım adım ilerliyor.

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Rum Abdurrahman Atatürk’e karşı! 09 Aralık 2017 | 1.064 Okunma Bir delikten iki defa ısırılmayacaksın! 06 Aralık 2017 | 228 Okunma Zerrab ve ötesi 04 Aralık 2017 | 291 Okunma Kumpas 01 Aralık 2017 | 266 Okunma Esad’la kucaklaşmaya doğru 25 Kasım 2017 | 191 Okunma