Milli görüş gömleğini çıkartıp, “gömlek değiştirdik” dedikten sonra izledikleri siyasi çizginin neler ihtiva ettiğini son 13 yıldan beri hep birlikte gördük ‘muktedir’ olanların. Öyle bir gömlek değişikliğiydi ki bu, gördüklerimize, yaşadıklarımıza biz bile çok şaşırdık. “Bu kadarı da olmaz” dedik.
Ama oldu!
Zaman öyle bir geçti ki; dudaklarımızı uçuklatan olaylar yaşadık.
Sonra, seçim sathı mailine girince bir anda bu gömlek değiştiren zevat, ellerine Kuran alarak çıktı sahneye bu kez.
“Ey millet! Biz, Kuran’la büyüdük! Kürtçe Kuran bile yazıp millete dağıttık!” diye feryat etmeye başladılar meydanlarda.
Oysa iktidara gelip gelmez, şimdi Kuran tutan o eller, Brüksel’de İncil tutan ellerle tokalaşmış, “sizinle Katolik nikâhı kıydık” demişlerdi.
Avrupa istedi diye, Katolik Sever olmuşlardı.
Şimdi Kuran tutan o eller, Yahudi Cesaret Madalyası’nı aşk ve muhabbetle boyunlarına asmıştı.
Avrupa istedi diye Yahudi Sever olmuşlardı.
Şimdi Kuran tutan o eller, Medeniyetler İttifakı toplantılarına katılıp, gâvura yaranmak için Haçlı Seferleri’nin Kur’an-ı Azimüşşanı ortadan kaldırmak için düzenlediği o katliamlara methiyeler düzüp, “Haçlı Seferleri, Hıristiyanlarla Müslümanların yakınlaşmasını sağladı” diye beyanatlar verdiler.