AKP’nin seçimlerde kullandığı en baba propaganda cümlelerinden
birinin afişini görüyorum yolun kenarında: “İkinci yarı
başlıyor!”
“Neyin ikinci yarısı bu ?” diye soruyorsunuzdur benim gibi siz
de.
Hizmette ikinci yarı mı, yoksa hezimette ikinci yarı mı aslında çok
iyi biliyorsunuz.
7 Haziran’da kaldıkları yerden ikinci yarıya yani ülkeyi hezimete
uğratmaya devam edecekler.
Bu soruyu bir AKP’li yöneticiye sorsanız her halde şu cevabı
verecektir:
Birinci yarıda Suriye’de sadece 250 bin kişi öldü, bunun en az iki
katına çıkması lazım, Türk ordusu henüz Suriye’ye girmedi ikinci
yarıda bu işgal gerçekleşecek.
Birinci yarıda Ortadoğu’da kavga halinde olduğumuz Suriye, Irak,
Somali, Yemen, Mısır, Lübnan, İran gibi ülkelerin sayısını ikinci
yarıda üç katına çıkaracağız, TIR’lar katar katar bütün İslam
âlemine gidecek, her yerden kan damlatacağız.
Birinci yarıda boynumuza taktığımız Yahudi Cesaret Madalyası,
Lejyon Donör (Legion d’honneur) ve Wilson ödülleri, Brüksel’le
kıydığımız Katolik nikâhları son derece yetersizdi; ikinci yarıda
bütün Batı dünyasında ne kadar Haçlı madalyası varsa boynumuza
geçireceğiz, nikâhlarımızın miktarını Ortodoks nikâhı diye
Protestan nikâhı diye çeşitlendirip bütün ehli salibi
sevindireceğiz.
Birinci yarıda domuz etini kasaplık et statüsünü soktuk ama gördük
ki vatandaşlarımıza yeterince domuz eti yememiş, ikinci yarıda
domuz etini mahalle bakkallarına kadar sokacağız, zina yapanlara
kazara da olsa dokunun polisleri Fizan’a süreceğiz.
Birinci yarıda “Reisi Cumhurumuzun yönettiği hanımlar kendisine
helaldir, o bizim ikinci peygamberimizdir, onun filan yerindeki
kılına kırban olayım, başbakanımızı Peygamberimiz tayin etmiştir”
gibi çok mübarek ve aydın görüşler beyan eden özgür bireylerimizin
sayısını ikinci yarıda kat be kat artırıp, ülkeyi tam anlamıyla
ifade özgürlüğünün ayyuka çıktığı bir ülke yapacağız.