Müjdat Gezen, referandumda “Hayır” cephesinin önemli
isimlerinden. Kendi ismini taşıyan sanat merkezi kundaklandı.
Cem Küçük, “Evet” cephesinin önemli isimlerinden. Güngören’deki
evine pompalı tüfekle ateş açtılar.
İki zıt cephedeki kişilere aynı günde aynı yöntemle yapılan saldırılar, siyasi tarihimizde pek yabancı olduğumuz olaylar değil. İnsanların sokağa dökülmesinin planlandığı her dönemde oyun aynıydı: Farklı mezhepten ya da farklı ideolojiden ya da farklı etnik kimlikten şahıslara eş zamanlı saldırılar yapıldı.
Maraş olaylarının bir anda yüzlerce kişinin ölümüne sebep olmasının başlangıç noktasını Cüneyt Arkın’ın başrolünü oynadığı Güneş Ne Zaman Doğacak “filminin” oynadığı salona bomba atılması olarak açıklayanlar elbette “asıl filmi” göremediler.
Oysa;
“Maraş olaylarının başlamasından önce Kahramanmaraş, Amasya, Çorum gibi illerde yabancı servislerin büyük istihbarat faaliyetleri olduğuna dair elimizde pek çok kanıt vardır. Bunlardan biri de dönemin Amasya Valisi Aydemir Ceylan’ın hatıralarıdır.
O günlerde neler olmuştu anlatalım:
“İçişleri Bakanı Hasan Fehmi Güneş’i telefonla arayan Amasya Belediye Başkanı CHP’li Gündüz Türem heyecanlı bir sesle şöyle diyordu: Sayın Bakanım, Robert Alexander Peck adında bir Amerikalı dolaşıyor buralarda. Ankara’daki büyükelçilikte ikinci kâtipmiş. Bana da ilginç sorular soruyor. Amasya’da Sünnilerle Alevilerin oranı nedir? Amasya’da sağcı mı, solcu mu çok? Amasya’daki çatışmalar mezhepsel mi, etnik mi yoksa ideolojik nedenlerden mi kaynaklanıyor? Amerikalı, benzer soruları Çorum’da da sormuş? Ne yapalım? Bakan, Amasya Valisi Aydemir Ceylan’ı arayarak durumla ilgilenmesini istedi. Esrarengiz Amerikalı kibar bir biçimde gözaltına alındı. Esrarengiz Amerikalıyı, Orman İdaresi’nin misafirhanesinde göz hapsinde tutan dönemin Amasya Valisi Aydemir Ceylan, bu onurlu tavrının ödülünü, bir daha hiçbir şehre vali yapılmayarak aldı! Emekliliğine kadar yaklaşık 20 yıl merkez valiliğinde kaldı!” (Soner Yalçın ve Doğan Yurdakul’un Bay Pipo, adlı kitabından.)