Muharrem Bayraktar Gazeteoku

Katil tohumların istilası

‘Tohum’ kelimesiyle ‘doğum’ kelimesi bir birine çok benzeyen iki kelime… Her tohum bir doğum demektir aynı zamanda. Doğaya attığınız tohumu ne kadar bozarsanız insanlığın ve dünyanın...

06 Nisan 2017 | 338 okunma

‘Tohum’ kelimesiyle ‘doğum’ kelimesi bir birine çok benzeyen iki kelime… Her tohum bir doğum demektir aynı zamanda. Doğaya attığınız tohumu ne kadar bozarsanız insanlığın ve dünyanın geleceğini de o derece bozuyorsunuz demektir.
Bugün GDO kavramı hayatımızın her safhasına girmişse bu durum son derece korkutucu ve ürkütücü sonuçlara gebe demektir. Tarlaya attığımız tohumdan market raflarındaki ürünlere kadar devasa bir GDO saldırısının önüne geçemiyorsak insanlığı çok büyük tehlikeler bekliyor demektir.
Gazetemiz yazarlarından Yusuf Karaca, “Türkiye’yi tohumla vurdular” başlıklı yazısıyla bu konuyu gündeme tekrar getirerek çok önemli bir vazife icra etti. Kendisini tebrik ediyorum.
Tohum konusuna destek amacıyla on yıl evvel bu köşede yazdığım ‘Katil Tohumların İstilası’ başlıklı yazıyı bugün aynen yayınlayacağım. On yıl boyunca nasıl adım adım küresel güçlerin tohum istilasına maruz kaldığımızı, milletçe nasıl uyutulduğumuzu ve her geçen gün tehlikenin nasıl büyüdüğünü bir kez daha görmemiz dileğiyle:
“Önceden güzelim bitki dokumuz üzerine, bu toprakların bize bahşettiği güzelim ürünler üzerine böylesine büyük bir kâbus çöreklenmemişti. Yediğimiz o güzelim tarımsal ürünlerimiz, salatalığından domatesine, mısırından buğdayına kadar bütün doğallığı ve lezzeti ile evimize girerdi.
Şimdi devir değişti.

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Rum Abdurrahman Atatürk’e karşı! 09 Aralık 2017 | 1.064 Okunma Bir delikten iki defa ısırılmayacaksın! 06 Aralık 2017 | 228 Okunma Zerrab ve ötesi 04 Aralık 2017 | 291 Okunma Kumpas 01 Aralık 2017 | 266 Okunma Esad’la kucaklaşmaya doğru 25 Kasım 2017 | 191 Okunma