İktidar partisi AKP, kendi kongresi için bir anda karar alıp,
başbakanını değiştirmek, bakanlar kurulunu yenilemek gibi radikal
adımları bir anda atarken, muhalefet partisi MHP’nin ise kongresini
yapmaması için çabalıyor.
Ortadaki siyasi gerçeklikler şunlar:
Bir: AKP mutlaka kongre yapmalıdır.
İki: MHP kesinlikle kongre yapmamalıdır.
Bunun gerçekleşmesi için:
Bir: Yargıtay 18. Hukuk Dairesi’ndeki MHP kongresi dosyası
kesinlikle karar bağlanmamalıdır.
İki: Kongre lehine verilen mahkeme kararları devre dışı
bırakılmalıdır.
Üç: Gerekirse Adalet Bakanı ve Valilik devreye sokulup MHP kongresi
engellenmelidir.
Dört: Bu engellemelerden sonra muhalif liderlerin MHP’den ihracı
sağlanmalıdır.
Beş: Böylece yeni bir kongrenin önü kesilmelidir.
Altı: Bu süreçte, yandaş medya, Sabah, Akit, Star, Türkiye, Yeni
Şafak gibi gazeteler ve yandaş televizyonlar sürekli haber yaparak
MHP kongresi engellenmelidir.
Yukarıdaki maddeler aylar öncesinden bir masa başında karara
bağlandı ve adım adım uygulandı.
Bu maddelerin uygulanması için Devlet Bahçeli’nin, AKP üste düzey
yönetimiyle direkt ya da elçiler vasıtasıyla görüşerek destek
istediği gerçeği bir komplo teorisi değildir.
Durduk yere “hükümete her türlü desteğe hazırız” diyerek AKP’ye
boyun kıvırmalarının başkaca anlamı yoktur.
Bu sürecin böylece işlemesinin en büyük faydası AKP’yedir ve parti
menfaatlerine aykırı bir sonucun doğmasını öngördükleri anda
Kanarya Sevenler Derneği’nin genel kurul toplantısını bile
engellemekte tereddüt etmezler.
Bu köşede yazdık: Bugünkü MHP yönetimi ile muhalif denilen ve
partiyi ele geçirmeye çalışan kongre adayları arasında hiçbir fark
yoktur. Bahçeli’nin gitmesi ile yerine gelecek olanlar da aynı
şekilde, Kopenhag Kriterleri’ne imza atan, en stratejik KİT’leri
bir bir özelleştiren, Helsinki Zirvesi Kararları’na onay veren,
İkiz Yasalar’ın imzalandığı hükümetin partneri olan, APO’yu idamdan
kurtaran, Amerika’nın Truva atı olan Kemal Derviş’le büyük bir
iştahla çalışan Bahçeli gibi davranacaklardır.
Milliyetçiliği, küresel değerlere peş keş çekmek olarak
uygulayacaklardır.
Birinin diğerinden farkı yoktur.
MHP’nin AKP çizgisinde, AKP menfaatlerinde siyaset yapmasını
engelleyemeyeceklerdir.
Bu nedenle;
Kongrelerini yapamayan, kongre yapmaları engellenen ve partileriyle
adeta dalga geçilen MHP’li seçmene sesleniyorum:
Türkiye’de adam gibi bir parti var; BTP!
Adam gibi bir lider var; Haydar Baş!
Adam gibi bir çare var; Milli Ekonomi Modeli!
Adam gibi kadrolar var; Kuvay-ı Milliye kadroları!
Bırakın küresel güçlerin emrine girmiş liderlerinizi, koşun gerçek
milli değerlerin partisine.