Muharrem Bayraktar Gazeteoku

Tevhid dilinin sahibi

Kamuoyunun yakından tanıdığı bir hoca, yaptığı bir sohbette şöyle diyor: “Zuhurat görüldü, Yavuz Sultan yaşasaydı bugün Alevilerle yine uğraşırdı.” Özellikle Suriye’de...

23 Ocak 2017 | 158 okunma

Kamuoyunun yakından tanıdığı bir hoca, yaptığı bir sohbette şöyle diyor: “Zuhurat görüldü, Yavuz Sultan yaşasaydı bugün Alevilerle yine uğraşırdı.”
Özellikle Suriye’de İslamcı kesimin tezlerinin uğradığı ağır hezimet sonrası daha barışçıl mesajlar vermeleri gerekirken hala kılıç kalkan ekibiyle ortalığa saçılıp dini terminoloji üzerinden mezhep ayrımcılığı yapmaları ne vahim.

Malumunuz Yavuz Sultan Selim, Anadolu’da 50 bin Alevinin katil emrini vermekle suçlanıyor. Bunun için de devrin dini otoriterinden Ebussuud’un fetvasını alarak bu kıyımı gerçekleştirdi.

Oysa Yavuz Sultan, babası 2. Bayezıd’a karşı savaş açmış, darbe yaparak babasını tahttan indirmiş, zavallı padişahın son günlerinde kahrından ölümüne sebep olmuş (bazı tarihçiler Yavuz’un babasını öldürdüğünü yazar) bir sultan.

Tarih kitapları, 2. Bayezıd’ın oğlu Yavuz için şöyle beddua ettiğini yazar:

“Oğul, oğul, beni zebun ettin; sen de zebun olasın! Şirpençeler içinde ölesin!”

Malumunuz Yavuz Sultan, şirpençe yüzünden ölmüştür.

Babasını kılıçla tahttan indirmiş, onun bedduasına uğramış, ölümüne sebep olmuş bir sultan için “zuhurat görüldü, bugün yaşasaydı yine Alevilerle uğraşırdı” demek kadar densizlik olabilir mi?

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Rum Abdurrahman Atatürk’e karşı! 09 Aralık 2017 | 1.064 Okunma Bir delikten iki defa ısırılmayacaksın! 06 Aralık 2017 | 228 Okunma Zerrab ve ötesi 04 Aralık 2017 | 291 Okunma Kumpas 01 Aralık 2017 | 266 Okunma Esad’la kucaklaşmaya doğru 25 Kasım 2017 | 191 Okunma