Dünkü yazımızda ülkeyi saran kaos ortamının iç parametrelerinin
derin planını masaya yatırdık, bugün bu kaos ortamının meydana
gelmesinin ve aynı anda hem IŞİD’e hem PKK’ya saldırı
başlatılmasının dış parametrelerini irdeleyeceğiz.
IŞİD’i ayakta tutan en önemli gelir kaynağı, işgal ettiği
bölgelerdeki petrole dayanıyor. Bu petrolün de en önemli
alıcılarından biri ise Türkiye. Bu konuda Türk basınında en
kapsamlı araştırma ve tahlilleri, bu köşeyi okuyanlar bilirler.
Bakın ne demişiz, IŞİD-petrol-Türkiye ağı ile ilgili:
“IŞİD’in petrol geliri ile ilgili değişik iddialar var. ABD Hazine
Bakanlığı Müsteşarı David Kohen, IŞİD’in Suriye ve Irak’taki
rafinerilerden günde 1 milyon dolar elde ettiğini söylüyor.
Petrolün kaçak yollardan satıldığı ülke olarak Türkiye’nin de adını
veren Kohen, şöyle diyor: “Kaçak petrol olayı IŞİD öncesinde de
yaşanıyordu ancak şu anki durum petrolün terörist bir örgüt
tarafından satıldığı için geçmiştekilerden farklı.”
Irak Komünist Partisi Genel Sekreteri Hamid Mecid Musa’ya göre ise
IŞİD’in petrol geliri daha fazla. Musa’ya göre IŞİD militanlarının
petrol satışlarından günlük en az 5 milyon dolar gelir elde ediyor.
İddialara göre kaçak petrolün satıldığı ülkeler arasında Türkiye de
var. ABD merkezli uluslararası enerji danışmanlık şirketi IHS’nin
raporuna göre ise IŞİD’in yasa dışı petrol satışlarından elde
ettiği yıllık gelir 800 milyon dolara ulaştı.
Yani bu üç analiz ve tahmine göre IŞİD’in yıllık petrol geliri 500
milyon dolar ile 2 milyar dolar arasında değişiyor.
Nereden baksanız yıllık en az 1 milyar doları bulan bir gelir demek
bu.
Bu konuda konuşan herkes IŞİD petrolünün satış kaynaklarının en
önemlisi olarak Türkiye’yi gösteriyor.
İki hafta evvel Diyalog programına konuk ettiğim Hüsnü Mahalli de
IŞİD petrolünün yasa dışı olarak nasıl Türkiye üzerinden
pazarlandığına dair ilginç bilgiler vermişti.
Demem o ki; IŞİD, böylesine devasa toprakları sadece silahla değil
o silahlı gücü finanse eden petrolle elde tutuyor.
Türkiye ise IŞİD’in petrolünün pazarlandığı yani “IŞİD’in en önemli
finansman kaynağı” ülke olarak uluslararası çevrelerde
konuşuluyor.
Bu da başımızı çok ciddi ağrıtacak demektir.” (29 Ocak 2015)
Yazımın son cümlesinde ne diyoruz: “Bu da başımızı çok ciddi
ağrıtacak demektir!”
Ve işte başımız ağrımaya başladı!
Türkiye’nin IŞİD’e bomba yağdırmasının ardında bu “baş ağrısı”
yatıyor.
Birkaç gün önce The Guardian’da çıkan bir haberde Türkiye’nin IŞİD
ile olan petrol bağının ayrıntıları anlatılıyordu. Habere göre
IŞİD’in petrol ticaretini yürüten Ebu Sayyaf’a yönelik olarak
Amerikan komandolarının Deyrezzor’da düzenlediği operasyon sonucu
öldürülmesi sırasında çok önemli belgeler ele geçirilmiş. Bu
belgelerde Türkiye’nin IŞİD ile olan petrol ticareti ayrıntıyla
anlatılıyor.