Üzerinde çokça araştırma yapılıp onlarca taslak metin
hazırlandı. Hatta Anayasa çalışmasından daha fazla metne sahip
oldu.
Cumhuriyet Senatosu’nun bulunduğu çift Meclis döneminden kalmış
olmasına ve aradan geçen 43 yıl içinde 155 maddesinde değişiklik
yapılmasına karşın toptan değişmesi olası hale gelemedi.
Adına komisyonlar kurulup maddelerinde anlaşma sağlanmasına karşın
en çok değişikliğin yapıldığı 1996 da dahil olmak üzere her
yenileştirme çabası acı sonuçla bitti.
Sözünü ettiğim TBMM İçtüzüğü...
Meclis’in en sevilen milletvekillerinden Fevzi Şıhanlıoğlu 2001
içtüzük değişikliğinde kavgayı ayırmak isterken gelen darbeler
sonucu kalp krizi geçirip hayatını kaybetti.
Son olarak da 2011’deki değişiklik sırasında Anayasa Komisyonu’nda
milletvekillerinin yaralanmasıyla son bulan meydan kavgası yaşandı;
her olay sonrası da rafa kalktı.
KANUN FABRİKASI
İlginç olan iktidar da muhalefet de her dönem, yasama organının
çalışma düzenini belirleyen içtüzükten yakındı.
İktidar kanun yapım sürecinin yavaşlığından şikâyet edip
muhalefetin kürsüdeki konuşma süresini bugün olduğu gibi azaltmak
istedi.
Muhalefet de parlamentonun diğer asli görevi denetim yetkisinin
törpülenmesinden 1996 değişikliğiyle denetleme işlevinin
tanınmayacak kadar ortadan kaldırılmasını eleştirdi.
Her iki kesim de milletvekillerini birer oy makinesi haline
getirdiği, TBMM’nin parlamento özelliğini yitirip kanun fabrikası
konumuna dönüştüğü noktasında uzlaşmalarına karşın değiştirmekte
başarılı olamadı.
Bu durum özellikle son 5 yılda çok daha yüksek oranda hissedildiği
gibi, yasa koyucunun parlamento özelliği hak ettiği konumdan hızla
uzaklaşıyor.
Anayasa Mahkemesi’nden en fazla yasanın döndüğü bir sürece tanıklık
edilirken, aynı maddelerinin onlarca kez değiştiği yasa yapma
süreci de bu dönem yaşanıyor.
Milletvekillerinin içeriğini bilmedikleri metinlere ellerini
kaldırmalarına alışmışken, teknokrat veya bürokratların hazırlayıp
getirdiği yasaların altına okumadan imza koydukları, denetleme
mekanizması çökmüş, kalitesi düşük yasama sürecinden geçiliyor.
YENİ MEKANİZMA
Buna karşın, bugün de ayaküstü yiyecek (fast food) gibi var olan
ayaküstü yasa (fast law) sürecini hızlandıracak yöntemler aramaktan
da vazgeçilmiyor.
Ayrıca bu noktaya gelinmesinde her iki tarafın da sorumluluğu var;
çünkü her ikisi de Danışma Kurulu ve grup önergesi gibi çatışma
halinde olan çıkarları uzlaştırma zemini olan kurumsal yapıları
kötü niyetli kullandı.
Oysa torba kanunu kaldıran, Danışma Kurulu’nu ve komisyonları
sağlıklı yapıya kavuşturan, Siyasi Etik Kurulu ve Parlamento
Akademisi’ni getiren, denetimi artıran partilerin uzlaştığı içtüzük
metni 2009’dan bu yana Meclis’in önünde duruyor.