Yola çıkıldığında, seçim için tramplen etkisi yaratması hedefleniyordu.
Yenileşmenin, kadroların tekrar gözden geçirilmesinin, siyasal tabanın elit isimlerinin yönetime taşınmasının, parti politikasının da değişen şartlara göre yeniden önünün açılması planlanmıştı.
Özetle, dayandığı toplumsal tabanın hızla değişen taleplerini karşılayacak, sandık yolunu hareketlendirecek, kitleleri peşinden sürükleyecek siyaset üretilmesi; gittikçe “ben”leşen yapıyı, tekrar “biz”e döndürmek amaçlanıyordu.
Partinin uzun yıllardır aranan kimlik sorununu giderecek, yeni lider için de kadrosunu oluşturma fırsatı yaratacak, sırtına aldığı davulun tokmağını eline geçirmesini sağlayacak zemin olması varsayılmıştı.
Geçen seçim MHP’nin yaptığına benzer yöntemle kadroları Ankara Arena’da fişekleyip Anadolu’ya yollama projesi yapılmıştı.
Partide yapılan hesap, kongre salonuna uymadı.
GİDENLER GELENLER
Kongrenin 2 gün öncesinden başlayan merkez karar ve yönetim kurulu (MKYK) listesi tartışması beklentileri tersine çevirdi.
Eski Bakan Binali Yıldırım, MKYK listesinde olmadığını öğrenince aday olmak ve alternatif liste hazırlamak için adım attı.
Liste üzerinde uzlaşı da sağlanamayınca, Cumhurbaşkanı Erdoğan partinin doğal lideri olarak olaya el koydu, müdahalesi de sert oldu.