UKRAYNA’ya saldırısının sonuçlarının bu boyuta gelebileceğini Rusya'nın da öngörmediği anlaşılıyor.
Kremlin’e yakın bilim insanları ve emekli askerlerin kaleme aldıkları makalelere veya demeçlere bakıldığında bu durum net görülüyor.
Saha da zaten her şeyi net ortaya koyuyor.
Ortaya çıkan bu yeni durum dün İstanbul Boğazı’na kadar gelen serseri mayın olayında görüldüğü gibi risklerin yanında önemli fırsatları, hatta yeni olanakları da ortaya çıkarmış bulunuyor.
Bağından koptuğu anda kendini batırması veya imha etmesi gereken Ukrayna’nın Odesa açıklarından kopan mayınlar Boğaz'a kadar geldi, şans eseri gündüz görüldü.
Müstafi Tümamiral Doç. Dr. Cihat Yaycı öngörüsünde ve kaygısında haklı çıktı.
Şanslıyız ki bir büyük tankere, yolcu vapuruna veya tekneye çarpmadan fark edildi…
BU DA NEREDEN ÇIKTI?
Benzer riskler kadar başka alanlarda yarattığı fırsatları da var…
Nitekim, Cumhurbaşkanı Erdoğan da NATO Zirvesi dönüşü yaptığı açıklamada bunu şu cümlesiyle kayda geçirdi:
“Yaptığımız görüşmelerle birlikte önümüze enerjide daha farklı alanlar açılacak ve bunu duyduğunuzda ‘Bu da nereden çıktı?’ diyeceksiniz. Bu görüşmelerden İnşallah şöyle dört dörtlük bir sonuç çıkacak…”
Son dönem enerji alanındaki yayınlara bakanlar aslında “Bu da nereden çıktı?” diye hayrete düşülecek gelişmenin Akdeniz’de pişmek üzere olduğunu gösteriyor.
Nitekim Erdoğan da İsrail’e Dışişleri ve Enerji bakanlarının yapacağı gezi sonrası bu gelişmelerin yaşanacağını gizlemiyor.
ON YIL SONRA YENİDEN
Aslında Karadeniz’de ortaya çıkan gerilimin yarattığı proje yeni değil...
İlk olarak Mart 2012’de eski Enerji Bakanı Taner Yıldız dile getirmiş...