Çok değil, “1980 öncesi en organize siyasi grup hangisidir?” diye sorsanız, herkesin parmağı aynı yönü işaret ederdi.
Sosyal demokratların bu konudaki maharetlerine, “Hepsi okumuş çocuklar, o nedenle bu işleri başarıyla yapıyorlar” gerekçesi üretilirdi.
Bugün aynı şeyi söylemek olası değil.
En yakın örneğini de dün yaşadım.
CHP gerçekten önemli bir başlangıç yapmış, Türkiye’deki 8 bine yakın sivil toplum kuruluşunu arayıp yöneticilerini Ankara’ya davet etmiş.
Siyasi hiperaktivitesi ve cevval kimliğiyle bilinen Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, bıkmadan yorulmadan herkesi tek tek aramış.
Karşılığını da almış.
Buna ister gittikçe gerilen siyasi havada daha ılımlı ve olumlu ses arama, ister kendini ifade etme arayışı deyin.
Siyasi görüşünü düşünmeden sivil toplum örgütleri de koltuklarının altına dosyalarını alıp gelmiş.