Açtığı yara uzun yıllar hissedilecek darbe girişiminin ardında
bıraktığı sorular bitmiş değil.
Birkaç gündür sokakta, havaalanında ya da yakın çevremde hep aynı
sonu hâkim; özel kalem, emir subayı gibi devletin zirvesindekilerin
omuz başına veya devletin güvenliğinin en üst makamına kadar nasıl
ulaştılar?
Bu kadar kişiyi kapsayan darbe girişiminden istihbarat birimlerinin
hiç mi haberi olmadı?
Güvenlik birimlerinin etkin isminin aktardığı kadarıyla
Genelkurmay, İçişleri, Emniyet veya MİT’in yapılan hazırlıktan olay
anına kadar haberi olmamış.
İşin başında olanlar da kapılarının önünde veya birkaç oda
ötelerinde darbe planı yapanlar tarafından köreltilmiş.
NASIL GELDİLER?
Genelkurmay Başkanı Org. Akar’ın makamında yaşananlar da bunun en
iyi göstergesi...
Emir subayının darbe planlayıcıları arasında olduğu
biliniyordu...
Akıncılar Hava Üssü’nden kurtarıldıktan sonra Çankaya’ya geldiği
helikopterdeOrg. Akar’ın yanında olan Genelkurmay Stratejik Dönüşüm
Başkanı Tümg. Mehmet Dişli de meğer aynı ekipteymiş;
hatta Org. Akar esir alınıp götürülürken kendisi de
tutuklanmış gibi aynı helikoptere binmiş.
Ancak ikili oyununa özel kalemde esir tutulan subayların tanık
olduğunu fark etmemiş.
Genelkurmay İstihbarat Daire Başkanı Korg. Mustafa
Özsoy Başbakanlık Müsteşarı olmayı planlarken, atama
dosyalarını hazırlayan Plan Yönetim Daire Başkanı Tuğg. Mehmet
Partigöç ise kimin hangi göreve getirileceğinin
sıralandığı“Sıkıyönetim Direktifi”ni hazırlamış.