Eskiden gazetelerin tashih servisleri Hilmi Yavuz'un deyimiyle birer "edebiyat mahfili" gibiydi. Dile vakıf, kelimelerin gücünü bilen, yapılan ufak bir imla hatsının bile bazen nasıl büyük anlam kaymalarına sebep olduğunu görmüş yaşamış, çoğu edebiyattan gelen iyi yazarlar, iyi şaireler buralarda çalışır, işlerinden arta kalan zamanlarında da asıl uğraşları olan yazıya dönerlerdi. Yazarlık bir başına karın doyurmuyordu (şimdi doyuruyor mu ki?), buralarda geçimleri için para kazanır, edebiyatı da bir tutku olarak sürdürürlerdi.