Bu yaşıma kadar yolumu aydınlatan beş cümle öğrendiysem eğer, bunlardan üçünü borçlu olduğum canım öğretmenim Güner Sernikli öleli beri dağınık duruyordu kütüphanem. En son o tasnif etmişti kitaplarımı. Bize misafir geldikleri bir dönemde içeri kapanmış, birkaç gün uğraşmış, aradığım kitabı hemen bulabileceğim Dewey tasnif metoduna göre düzenlediği bir kitaplık bırakmıştı bana. Sonra beni kuyunun dibinde bir taş gibi bırakıp gitti! Yenileri eklenince kitaplığım da yavaş yavaş dağıldı. Aslında dağınık, düzensiz kalması biraz da hoşuma gidiyordu zira düzensiz bir kitaplıkta bir kitap aramak kadar zevkli bir şey yoktur. Bu vesileyle bir sürü...