Atatürk, vefatının 84. yıldönümü olan bugün törenlerle ve çeşit çeşit etkinlikle anılacak... Her 10 Kasım'daki anma programları bellidir ve birbirinin aynıdır: Saat dokuzu beş geçe sirenler çalar, devlet erkânı Anıtkabir'e çıkar, mozolenin önündeki saygı duruşundan sonra şeref defteri imzalanır; Atatürk'ün son nefesini verdiği Dolmabahçe Sarayı'nın 71 numaralı oda ziyarete açılır, burada duygu dolu konuşmalar yapılır, TV'ler odada nöbet tutan asker dahil herkesin gözlerinin yaşardığını anlatırlar... Daha birçok mekânda da anma toplantıları vardır, ekranlarda gün boyunca ondan bahsedilir ve bu hazin yıldönümünün haberi gazetelerin hemen tamamının ilk sayfalarında zaten yeralmıştır... Atatürk her 10 Kasım'da hep böyle anıldı ama senelerden buyana yeni pek birşey söylenmedi, vefatına sebep olan hastalığı hakkında bile "Avrupa'dan bazı doktorların davet edildiği", "Savarona Yatı'nın gelişini hasretle beklediği" yahut "birkaç defa komaya girdiği" gibisinden hep aynı ifadeler tekrar edildi. Rahatsızlığı ve doktorların tedavi çabaları konularında arşivlerde bir hayli tıbbî kayıt bulunmasına rağmen bunlar ciddî şekilde elden geçirilmedi, dolayısı ile de hastalığının seyri...