İçerisinde "kapak" kelimesinin geçtiği "Kapak olsun" yahut "kapak oldu" gibisinden sözler son zamanlarda pek bir moda oldu... Birisi münakaşa ettiği muhatabını susmaya mecbur bıraktığını veya altından kalkamayacağı bir cevap verdiğini mi düşünüyor, hemen "Bu sana kapak olsun"u yapıştırıyor; böyle didişmelerden zevk alan üçüncü kişiler de hemen "Aha da nasıl kapak yaptı!" diye tartışmanın göbeğine atlayıveriyorlar... Üstelik "kapak olsun, kapaaak!" deyip duranlar sadece sosyal medyada dolaşan işsiz-güçsüz tayfası yahut çoluk-çocuk da değil; yaşını başını almış koskoca köşe yazarları da muhataplarını susturduklarını düşündükleri takdirde hemen kapağa müracaat ediyorlar... Şimdilerde dilimize pelesenk ettiğimiz "kapak" hakkında birkaç sene önce de yazmış, bahsedilen kapağın neyin kapağı olduğunu yazmıştım ama milletin "kapak da kapak, kapak da kapak, cânım, gülüm kapak" diye tutturması üzerine aynı konuya tekrar temas etmemin lâzım geldiğini düşündüm...