ŞİMDİLERDE “attığı tweet’i silmek” pek bir moda oldu...
Klavyede kahraman kesilmeye meraklı adamın yahut hatunun heyheyleri geliyor, giriyor Twitter’daki hesabına, aklına ve dilinin ucuna ne geldi ise yazıyor; pislik atıyor, hakaret üstüne hakaret ediyor, küfürler sıralıyor ama tepki gördüğünde attığı tweet’i siliyor...
Bu işe “tükürdüğünü yalamak” diyeceğim ama pek alâkası yok gibi, zira ortada özür dilenmesi gibisinden bir şey sözkonusu değil; yapılan sadece bir “silme”den ibaret. Atılan pislikler, edilen hakaretler ve sıralanan küfürler silmekle ortadan kalkmıyor, yerli yerinde duruyor!
İsrail Dışişeri Bakanlığı sözcüsü Büyükelçi Emmanuel Nahshon’un geçen günkü marifeti gibi...
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın “Şu anda yapılan iş, terörle mücadele bahanesiyle Mescid-i Aksa’yı Müslümanlar’ın elinden alma girişimidir” deyip bütün Müslümanlar’ı Kudüs’e sahip çıkmaya çağırması üzerine Nahshon “Osmanlı İmparatorluğu’nun günleri çoktan bitti. Yahudi halkının başkenti Kudüs’tür ve öyle de kalacaktır” diye bir tweet atmış, Türkiye’ye veryansın etmiş ama tweet’ini sonradan nedense silmişti...