Kuşçubaşı Eşref, 20. yüzyılın ilk senelerinin, özellikle de İttihad Terakki, Birinci Dünya Savaşı ve Milî Mücadele döneminin efsanevî ama bir o kadar da tartışmalı isimlerindendir... Senelerce "İngiliz casus Lawrence'e bile kök söktüren istihbaratçı" diye tanıtılan ve binbir çeşit maceranın kahramanı olarak gösterilen Kuşçubaşı'nın bu şekilde bilinmesine Cemal Kutay'ın onun hakkında abartılı şekilde yazdıkları sebep oldu ve Eşref Bey'in hayatı bir efsaneler yumağına büründürüldü... Gerçeklerin söylentilerden süzülüp ortaya çıkması, Ahmet Efe'nin 2010'da yayınladığı "Efsaneden Gerçeğe Kuşçubaşı Eşref" isimli kitabı ile başladı. Efe, kitabında Kuşçubaşı hakkında söylenenlerin birçoğunun gerçekle alâkasının bulunmadığını, yani tamamen uyduruldukalarını, meselâ Kuşçubaşı'nın asker olduğunun söylenmesine rağmen Harbiye'ye gitmediğini, "Teşkilât-ı Mahsusa'nın idare ettiği" iddiasının da gerçek olmadığını ve Teşkilât-ı Mahsusa'nın kayıtlarında isminin geçmediğini ortaya çıkartıyordu.