Bunun böyle olduğunu görmek için hemen her şehrin sokaklarında ve caddelerinde bir-iki adım atmak kâfidir: Bakanlıkların, vakıfların yahut diğer devlet teşekküllerinin başlattığı bir tamir faaliyeti ile karşılaşırsınız. Alâkasızlık ve parasızlık yüzünden harap düşmüş camiler, hanlar, hamamlar, tekkeler, kışlalar, kaleler, surlar ve diğer yüzlerce tarihî bina elden geçirilmekte; iç ve dış tezyinatları tekrar yapılmakta ve yüzlerce sene öncesinden kalan mimarî mirasın ayağa kaldırılmasına çalışılmaktadır.
Bütün bu faaliyetlerde hiç hata yapılmadı mı? Elbette yapıldı... Restorasyon adına arada bir bazı acemice hatâların edildiğine ve hattâ mimarî cinayetlerin işlendiğine gazete ve TV haberlerinde arada bir tesadüf ediyor, bazen de bizzat görüyoruz.