Günlük vaka sayısı 5 binin altına inerse; açık alanda, iki metre mesafe şartıyla maske takma mecburiyetinin kalkacağı yönünde haberler var. O noktaya geldik mi, maskeden kurtulmamız yakın mı, vaka sayısının 5 bine inmesi ne ifade ediyor ve aşılamada neredeyiz, nerede olmalıyız sorularını ‘bir bilen’e sordum. Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Esin Davutoğlu Şenol dün telefonda sorularımı yanıtladı. İşte Prof. Şenol’un cevapları, tespitleri ve öngörüleri…
MASKESİZ HAYAT YAKIN MI?
- O noktalara gelmedik. Aslında, 5 binli sayıların altına ineceğimizi de ben öngöremiyorum çünkü küçük dalgalanmalar oluyor. Bakın Hindistan’da bile, hiçbir şey yapılmadığı halde, 400 binlerden 200 binlere indi. Bu salgının kontrol edildiği anlamına gelmiyor.
- Mevcut dinamikleri çözmedikçe, “Azaldı sevinelim çoğaldı üzülelim” şeklinde sürüyor. Azalmanın, çok fazla test ve aşıyla sürdürülmesi gerekiyor. Çoğalma ise kontrol edilmeli.
- 5 binli rakam, 100 binde 50 kişi demek. Bu seviye hâlâ ‘orta risk’ demek. Avrupa Birliği’nin mesela turizm için görmek istediği, yüz binde 20, yani 2 binli rakamlar. Ama 5 binli rakamlar, kontrolden çıkmış bir salgının ilk kontrol altına alınma belirtileridir.
- Sokakta maske kullanma konusunun 5 binli rakamlarla bir ilgisi yok. Ancak çift doz aşılar nüfusun yüzde 60-70’ini geçtikten sonra konuşulabilecek konular bunlar.