Batı’nın demokrasi, insan hakları, barış söylemlerinin aslında birer maske olduğunu yaşadığımız onlarca deneyim bize gösterdi. Onlar güzel ve iyiye dair her şeyi sadece kendi halkları için isterken, neyin demokratik, neyin medeni olduğunun sınırını bu amaca yönelik tavırlara göre belirliyor.
Dün Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın muhtarlar görüşmesini dinlerken, aklıma gelen iki şeyden biri yine bu gerçeklik oldu. Ne dedi Cumhurbaşkanı; “15 Temmuz gecesi sevinç çığılıkları atanları biliyoruz, bunları televizyonlarda söylemiyoruz ama uluslararası toplantılarda anlatıyoruz.”
Evet dün gibi aklımızda her fırsatta bize demokrasi dersi vermeye kalkan Avrupa, 15 Temmuz ihanet girişimi sonrası darbeye karşı net bir tavır almaktan imtina etti. Bu ayıplarını biliyorduk, Cumhurbaşkanı’nı dinleyince bu ayıbın sadece suskunluktan ibaret olmadığını da anlamış olduk.
Türk halkının söz konusu vatan olunca neler yapacağını hâlâ anlamamış olan Türkiye düşmanı ‘yabancılar’ın bu