Başkan Erdoğan; “İsraf ekonomisi değil, üretim ve verim
ekonomisine geçiyoruz” dedi… Biraz klasik
değil mi? Sahi önceki ekonomi modelimiz neydi?
Böyle konuşunca benim aklıma neler neler geldi? Kimi
yükseklerden uçuyor, kimi gerçeklerden
kaçıyor. Sanki hep aynı nakarat… Yarısı
bayat… Anlat anlat…
-Emekliye zam müjdesi!
-Erdoğan’dan yanıt gecikmedi!
-Projede sona gelindi!
-Erdoğan müjdeyi verdi!
-Kimse sabrımızı test etmeye kalkmasın!
-Merakla beklenen karar açıklandı!
-Olay yerinde geniş çaplı soruşturma başlatıldı!
-Sosyal medyada paylaşım rekoru kırdı!
-Ankara’ya sürpriz ziyaret!
-Düğmeye basıldı!
-Gözyaşlarını tutamadı!
-Yirmi bin öğretmen atanacak
-Mars’ta su bulundu
-Bu ayın zam şampiyonu salatalık oldu
-Erdoğan’dan sert mesaj
-Sınırda sıcak saatler
-Milyonları ilgilendiren haber
-İşte yüzde yüz yerli ve milli silahlarımız
-Flaş gelişme
-Terör örgütüne büyük darbe
-Ankara’da kritik zirve
Tantana var iş yok, gürültü var ses yok… Ne oldu geçtik mi
üretim ve verim ekonomisine? Hayır yani, ekonomi
süper giderken, dünya rekorları ile büyürken, Batı bizi
kıskanıyorken, ne gerek vardı üretim ve verim
ekonomisine durup dururken?
İki hafta önce, “Bir dizi kararlar aldık ve
görüşmeler yaptık. İki aya kalmaz toparlarız”
demişti. En azından iki ayın dolmasını beklesek… Dolar ikiye
katlamışken, faizler fırlamışken kim üretecek? Daha önce üretmiş
olan batmadan önce borçlarını mı ödeyecek?
Şimdi işin yoksa itibardan tasarruf et! Bari
Katar’dan yeni aldığımız başkanlık uçağına
binerken, havada ejderli sushileri götürürken bu
kararı bir daha gözden geçirelim. Ace...