Dur daha dün bir, bugün iki, hop alelacele tarafımızı seçtik, Katar dedik. Hıyarım var diyene bir avuç tuz alıp koşuyoruz. Biraz bekle bakalım ne olacak? Dengeler nasıl oluşacak?
Bir kere işin içerisinde Amerika var. Bizzat ABD Başkanı Trump'ın ‘tecrit' kararını destekleyici tweet'i; “Bütün söylenenler Katar'ı işaret ediyordu. Belki bu terörizm korkusu için sonun başlangıcı olacak” şeklindeydi.
Sadece bu tweet'i okuyunca bile bekleyip bir düşünmek gerekiyor. Suudi Arabistan'a Amerika tarafından satılan miyarlarca dolarlık silahlar bir yerde kullanılmak için alınıyor herhalde… Ya da birilerini hizaya getirmek için…
Fakat biz ne yaptık? Önce arabuluculuk teklif ettik. Kabul görmedi. Hızla Meclis'ten, terör destekçisi yaftası yiyen Katar'a destek için Türk askeri gönderme kararı çıkardık. Dünya basınında yerimizi aldık.
KATAR-İRAN-TÜRKİYE İTTİFAKI
Türkiye'nin menfaatleri icabı bu krizde tarafsız kalması gerekiyordu. Sonucunu öngöremediğimiz bize uzak olan bir krize balıklama daldık.
Krizin devam ettiği her gün Türkiye'nin adı Katar ve İran ile anılacak. Karşı cephede ise başta Amerika ve Suudi Arabistan olmak üzere onlarca ülke olacak. Değerli yalnızlıktan, hızla kaybeden ittifaka doğru kayacağız.
Duruma bir de şu açıdan bakın. En yakın olduğumuz lider Putin… Suriye'de Esad'ı destekliyor. Katar'ın tek çıkış yolu İran… O da Suriye'de Esad'ı destekliyor. Katar'ın İran'la anlaşması, Suriye yönetimiyle yani Esad ile anlaşması demek…
Üstelik ABD'nin en büyük Orta Doğu üssü Katar'dayken, Katar İran ile nasıl yakınlaşacak? Katar'ın işi hiç kolay olmayacak.
Peki, bizim hesaplar ne olacak? AKP'nin Katar'a destek olma çabasının ardında yatan ne? Türkiye'nin dış ticaret sıralamasında Katar ilk 20 arasına güçlükle girebiliyor.
KATAR AŞKI!